UKUB tarafindan düzenlenen 5. Ulusal Kalipçilik Zirvesi’nde sektörün sorunlari ve çözüm önerileri masaya yatirildi. Kalip sektörünün gelecek vizyonunun da degerlendirildigi zirveye sektör bilesenlerinin ilgisi oldukça yüksek oldu.

Ulusal Kalip Üreticileri Birligi (UKUB) tarafindan Kocaeli’nin Çayirova ilçesindeki Otomotiv Yan Sanayicileri Organize Sanayi Bölgesi’ndeki(TOSB) bir otelde düzenlenen zirvede kalip sektörü bütün yönleriyle masaya yatirildi. Ses3000 / YCM ana sponsorlugunda, 1 Ekim 2015 Persembe günü saat 09.45’te baslayan ve tüm gün devam eden zirvede konusan UKUB Baskani Samil Özogul, düzenledikleri zirveyle Türk kalipçilik sektörünün SWOT analizini yapmayi amaçladiklarini söyledi. Özogul, ana sanayiden en küçük tedarikçiye kadar, her kesimin farkli bakis açilariyla yapacaklari katkilarin Türk kalipçiliginin gelisimi için oldukça önemli oldugunu vurguladi.

Kalip sektörünün hem teknolojiye hem de onu kullanacak nitelikli insanlara ihtiyaci oldugunu belirten Samil Özogul, Türk kalipçiliginin yasadigi sorunlarin ana nedeninin tasarimdan teslimata, birçok süreçte teknolojik yeniliklerden yeterince faydalanamamasi ve nitelikli eleman eksikligi oldugunu dile getirdi. Özogul, bunun sonucunda fiyatlandirma, kalite, verimlilik ve kârlilikla sürdürülebilir bir standart yakalamalarinin mümkün olmadigini, yüksek maliyetler ve uzun teslim sürelerinin rekabet güçlerini düsürdügünü ifade etti.
KALIP SEKTÖRÜ DÜNYADA HIZLA KÜÇÜLÜRKEN TÜRKIYE’DE BÜYÜYOR

Baskan Özogul Amerikan Is Kurumunun resmi verilerine göre kalipçilik sektörünün, en yüksek saat ücretlerinin ödendigi is kollarinin basinda gelmesine ragmen son 10 yilda sektördeki istihdamin yüzde 45, faaliyet gösteren firma sayisinin ise yüzde 36 azaldigina dikkat çekti. Samil Özogul, “Ayni kurumun verilerine göre kalip üreticilerinin yüzde 80’i nitelikli personel aramakta ancak bulamamaktadir” dedi. Yeni neslin, fiziksel emegin de yogun oldugu bu sektörde çalismayi tercih etmedigini, yüksek ücret alsalar dahi meslek ögrenmek için gerekli sabri göstermeyi göze almadiklarini bunun yerine, katma degeri daha da yüksek olan, uzay ve havacilik, savunma sanayi, bilisim, finans ve eglence sektörlerini tercih ettiklerini ifade etti.

Türk kalip sektörünün diger birçok gelismis ülkenin aksine son 10 yilda yüzde 250 büyüdügünü, buna bagli olarak istihdam ihtiyaciyla beraber problemlerinin de arttigini anlatan Baskan Özogul, “Hem teknolojiye hem de onu kullanacak nitelikli insanlara ihtiyacimiz var. Her ikisinin eksikligi de sanayi sektörlerimiz için en büyük tehdit olarak degerlendirilmeli ve bir an önce önlem alinmalidir” dedi. Özogul, Türkiye’de kalipçilarin birçogunun halen CNC tezgâhlarda otomatik takim degistirme, takim ön hazirlama, hizli baglama gibi sistemleri dahi kullanmadigini belirterek, sözlerini söyle sürdürdü: “Bu sistemler, dogru seçilmis bir tezgâhta, dogru takimlarla dogru yapilmis CAM programlari ile birlikte kullanildiklarinda tezgâh veriminin yüzde 50’ye varan oranlarda yükselmesi söz konusudur. Gelismis ülkelerde kalipçilik sektöründe kullanilan bir CNC tezgâhin yillik çalisma süresi ortalama 6 bin saatken Türkiye’de ortalama 3 bin saat civarindadir. En iyi firmalarimizda dahi 4 bin 500 – 5 bin saati ancak bulmaktadir. Daha da üzücü olan, çogu firmamizin bunun farkinda dahi olmamasi, isler yetismedikçe yeni tezgâh yatirimina yönelmeleridir. Bu asamada MDC, yani imalat bilgisi toplama sistemlerini kullanarak, önce mevcut ekipman verimliliklerini ölçülebilir hale getirmeli ve sonrasinda iyilestirme çalismalarini yapmaliyiz.”

KALIPÇILIK SANAYININ TEMEL TASIDIR

Zirvede konusan Tasit Araçlari Yan Sanayicileri Dernegi (TAYSAD) Genel Koordinatörü Süheyl Baybali, kalipçilik sektörünün sanayilesmenin temel taslarindan biri oldugunu vurguladi. Kalibin standart ve düsük maliyetli üretimin en temel ekipmani oldugunu dikkat çeken Baybali, sektörün Türkiye’de özellikle son 15 yil içinde büyük bir gelisim gösterdigini ve kalipçilik sektörünün basta otomotiv olmak üzere pek çok sektör için önem tasidigini dile getirdi.

Dünyada üretilen kaliplarin yaklasik yüzde 70’inin otomotiv sektöründe kullanildigini vurgulayan Süheyl Baybali, otomotiv sanayisinde yapilan yeni yatirimlarin kalip ihtiyacini arttirdigina dikkat çekerek, “Özellikle otomotiv sektörünün geleceginde hafif malzemelerin varligi gittikçe artiyor, kalip sektörünün de buna uyum saglamasi gerekir. Sektörde yeni malzemeler konusundaki yetkinligin arttirilmasi ve buna bagli olarak yazilim konusundaki eksikliklerin ve bu nedenle olusan hatalarin giderilmesi önemlidir. Süreçlerin çok kisaldigi otomotiv sanayisinde, kalip üretiminde de üretim sürelerinin düsürülmesi, verimli üretim yöntemlerinin kullanilmasi ve sonuç olarak maliyetlerin müsterilerin hedeflerini yakalayacak sekilde gerçeklesmesi lazim” diye konustu.

MAKINELERDE PLANLI BAKIM ÖNEMLI

Takim Tezgâhlari Sanayici ve Isadamlari Dernegi (TIAD) Baskani Hakan Aydogdu ise takim tezgâhlari ve kalipçilik sektörünün üretimin olmazsa olmazi oldugunu vurguladi. Türkiye’de 2014’te satilan takim tezgâhlarinin yüzde 12,5’inin kalip üretiminde kullanildigi bilgisini veren Aydogdu, “2015 yili içerisinde bu payin yüzde 18 olarak gerçeklestigini ancak alinan siparislere bakildiginda bunun yüzde 26’ya çiktigini söyleyebiliriz” dedi.

Aydogdu, konusmasinda Türkiye’de planli bakim yapilan makine oraninin oldukça düsük oldugunu ve bunun ciddi kayiplara neden olduguna dikkat çekti. Bu oranin yüzde 5’in altinda oldugunu vurgulayan Aydogdu, “Zamaninda yapilmayan bakimlar nedeniyle arizalanan makine orani ise yüzde 70’tir. Bakimsiz makineler, is gücü kaybi, hatali parça üretimi, ayar sürelerinde artis, is kazalarinda artis, enerji sarfiyatinda artis gibi neticeler dogurmaktadir. Planli ve periyodik bakimin getirecegi faydalar neticesinde bakim sürelerinde yüzde 25-35 Araliginda azalma, arizalarda yüzde 35-45 azalma, üretim kapasitesinde yüzde 100-125 artis kaydedilir” diye konustu

KALIP ZIRVESI SEKTÖRÜ BÜYÜTÜYOR

TOFAS Satinalma Direktörlügü Yan Sanayi Gelistirme ve Kalite Müdürlügü Kalip/Teçhizat Yöneticisi Can Okatan’da konusmasinda, UKUB tarafindan 5 yil önce baslatilan Ulusal Kalipçilik Zirvesi’nin sektöre büyük bir ivme kazandirdigina dikkat çekti. Türkiye’de binek bir otomobil için ilk defa plastik enjeksiyon tampon ürün tasarimi ve imalatinin gerçeklestirildigine vurgu yapan Okatan, “Eskiden çift malzemeli kaliplarin tedariki sadece yurt disindan mümkünken bugün yerli kalipçilik portföyünde birçok alternatifimiz bulunuyor. Fiat dünyasinda Fiat markasi ile Italya disinda ilk defa torpido ürün tasarimi TOFAS’ta gerçeklestirildi ve kaliplari Türkiye’de tasarlanip imal edildi” dedi.

Can Okatan, günümüzde kapi panel guruplari, konsol gruplari, esik kaplamalar, bagaj kaplamalari gibi yüksek görsel ve fonksiyonel performans beklenen hiçbir büyük kalibi ithal etmediklerini dile getirerek, “Bu süreçte beraber çalistigimiz kalipçilik firmalari kapasite ve kabiliyetlerini arttirici yatirimlar yapiyorlar. Birlikte gerçeklestirdigimiz projelere karsilik vererek yerli pazarla sinirli kalmayarak ihracatlarini arttiriyorlar” ifadelerini kullandi.